Hespérides'in Mücevher Bahçesi
Harikulade hazinelere hayat veren, mitoloji, tarih ve sanattan ilham alan bir mücevherat markası olan Hespérides’in mücevher bahçesine hoş geldiniz. Büyüleyici estetiğin zanaat ile buluşması mitolojik dünyayı tüm ihtişamıyla sergiliyor.
Hespérides ile mücevher dünyasını keşfedenlere sevgilerle...
HESPÉRIDES el yapımı mücevher koleksiyonunu acı portakal çiçeği Neroli’den ilham alarak hazırlıyor…
Efsaneye göre akşam perileri ve günbatımının altın ışığı olan Hesperidler, Zeus ile evlenen Hera’ya Gaia’nın düğün hediyesi olarak verdiği altın elma ağaçlarını korumakla görevlendirildi.
Acı portakal ağacının olduğu bu kutsal bahçeyi aynı zamanda Ladon isimli yüz kafalı bir ejderha koruyordu. Zeus’un oğlu Herakles, altın elmalarından yiyen herkesi ölümsüz kıldığı söylenen ağaca ulaşmak için yola çıktı.
Dünyanın en batısında nimflerin babası Atlas’ı Gökkubbe’yi omuzlarında taşırken buldu. Herakles Atlas’a Hera’nin bahçesine gidip altın elmaları getirmesi karşılığında onun yerine Gökkubbe’yi taşıyabileceğini söyledi. Atlas memnuniyetle kabul etti ve Herakles Atlas’ın omuzlarından Gökkubbe’yi aldı. Geri döndüğünde Gökkubbe’nin yükünü geri almak istemeyen Atlas, elmaları kendine alacağını söyledi. Herakles kurnazlık yaparak omuzlarına bir altlık koyana dek Atlas’tan Gökkubbe’yi tutmasını rica etti. Atlas Gökkubbe’yi geri aldı ve Herakles elmaları Kral’a geri götürmek üzere uzaklaştı…